İnsan olmak nedir üzerine bazen çok düşünürüm. Hayatımda en muhteşem iyilikleri de insanlardan gördüm keza kötülükleri de. Hangisine bakıp kendi yönümü tespit etmem benim elimde değil mi? İşte bu noktada bir yazı yazayım dedim.
Yazı, 4 kısımdan oluşacak. İnsanlarla etkileşime başlama, onları tanıma süreci, tanıma sonucu onlarla ilişkinin nasıl ilerleyeceğine dair code ların belirlenmesi ve bizde yarattıkları etki sonucu bizdeki değişim.
2015 yılında işte çalışırken bir yönetici başladı bizim şirkete. ODTÜ inşaat müh. mezunu bir kişiydi. Ben kişiden pek hoşlanmadım, kişinin bazı tavırları benim etik ve iş ahlakı anlayışlarıma çok tersti. Şirkette de elim güçlüydü ve ben her ortamda bu kişiyi beğenmediğimi açık açık gösteriyordum.
Bir gün patron beni çekti ve dedi ki “bak Can, insanlara kredi 100 den açılır. Bunu zamanla onların yaptıklarına göre düşürür veya öyle tutarsın” demişti. Hiç unutmam bu lafı, ben o zaman o kişinin kredisini düşük açmış mıydım acaba bilemiyorum tabi ki. Ama insanları tanımadan önce her zaman 100 den açmanın faydalı olduğunu düşünüyorum.
Bir de bir noktayı daha not etmek istiyorum. Bir insanı kaybetmek çok kolaydır. Gözünün üstündeki kaşını beğenmedim dersin olur biter, konuşmazsın falan. Ama ya kazanmak. Bu adeta bir kaneviçe yapmak gibidir. Zamanla birer birer işlersin. Zaman alır. Zaman alır yapması ama yıkılması ne yazık ki kolaydır. İşte bu noktaya çok dikkat etmek gerekmektedir. Gelelim yazıya…
İnsanlarla etkileşime girerirz hayat içerisinde değil mi? Kimini belli bir tanıma sürecinden geçiririz. Kimiyle kimyamız hemen tutar, kimiyle tutmaz falan…
Bunun için benim kullandığım yöntemler vardır. Bunlardan bazıları parasal testlerdir. Bazıları kişinin konuştukları ile alakalıdır. Bazıları karakteri ile alakalıdır. Bazıları kişinin çevresel faktörleri ile alakalıdır. Evi nasıl dizayn etmiş, kılık kıyafeti nasıl, arkadaş çevresi nasıl, sosyal medya hesapları gibi gibi çevresel faktörler. Bunun yanında kişinin vizyonu da benim için bir etkendir.
Tüm bunlar düşünüldüğünde kişi hakkında bir intiba oluşur. Bunlar bazen 1 gün bazen 1 ay sürecek düzeyde olabilir. Bunu aslında hepimiz yaparız diye düşünüyorum. Bu durum sonucu kişiye verdiğimiz kredi 100 birim ile başlayıp belli bir seviyeye gelir. Ben hala bu yüzü çabuk düşürüyorum o konuda uzmanlaşamadım henüz. İnsan ilişkilerim öyle çok muazzam değil, çünkü şu an geçen 1 sn den isteseniz de yerine koyamazsınız. Bu yüzden ben de insanlarla vakit kaybetmek istemiyorum pek. Bu yüzden çok fazla insan istediğimi söyleyemem hayatımda.
Tanıma eylemleri için kişinin davranışsal kalıplarına bakmanız gerekmektedir. Kişinin karakter özelliklerini incelemeniz gerekmektedir. Zaten bunları çoğunlukla bilinçsizce hızlıca yapıyorsunuz ve bu kişiyi sevdim veya sevmedim diyorsunuz. Burada en önemli nokta, kişilerin söylediklerine bakmaktan çok davranışlarına odaklanmanız gerekmektedir. Sözler yanıltıcıdır. Davranışları için de case ler yaratmanız gerekmektedir. Mesela birine bir sert yapın, kuyruğuna basın ve izleyin nasıl davranacak. Ya da stress testine sokun bi bakalım nasıl biri ortaya çıkacak. Ya da para ilişkisine girin. Borç verin veya para alın kendisinden. veya o kişiyle yola gidin. Test amaçlı yapın böyle şeyler. Bunlar size o kişiyi hızlıca tanımanıza fayda sağlayacak. Tüm bu uğraşlar neden? Çünkü bir kişiyi doğru düzgün tanımayıp yıllarını harcayan insanlar var. Ortaklıklar, evlilikler, atılan kazıklar gibi gibi şeyler mevcut. Onun yerine hızlıca tanıyın ve zaman kazanın, gelebilecek zararlı faaliyetleri engel koyun. En azından benim hayatımda oldukça iyi işlediğini bir çok kez gördüm bunun. Konuya dönelim.
Kişiyi tanıdık puanı belirledik şimdi ne olacak, kişi segmentasyonları oluşturmanız gerekiyor. Örneğin, mutlaka vakit geçirilmeli, bazen görüşülebilir, boş beleş insan gibi segmentasyonlarınız olması gerekiyor insanlarla ilgili. Ben tabi çok basitçe yazdım. segmentasyon isimlendirmeleri size kalmış. Bu kategoriyi de belirledikten sonra ne yapılacak.
Segmentasyonlara göre iletişiminizdeki code ları belirleyin.
Eğer bu tür code lara göre hareket etmez iseniz, size etkisi oluşabilir o insanın. O zaman işte insan gibi kalma eyleminden kayabilirsiniz. Aslında tüm yazının ana noktası bu.
İnsan gibi kalmak için kendinizi insanlardan belli düzeyde koruyup kollayabiliyor olmak veya bazı davranışlarını zaten öngörüyor olabilmeniz gerekiyor. Bu da elinizde çok veri ile olabilecek bir şey. Sadece verinin olması da yetmiyor. Verilerden enformasyon a da geçişi sağlatabiliyor olmanız gerekiyor. Gerçe zaten bu çoğu şeyi istemsizce insanoğlu yapıyor. İnsan sarrafı deriz ya bazı insanlara bu şekilde oluyorlar işte.
Bunları yapamazsanızda bir bir darbe alıyorsunuz ve insanlar şöyle insanlar böyle diyorsunuz. Sorun insanlarda değil, siz kendinizi insanların etkisinden izole hale getiremiyorsunuz. Bu noktayı geliştirmeniz gerekiyor.
İşte bu noktada, bu tür sistematik bir yaklaşım yaparsanız hiç bir şey sizi etkilemez. İnsan anlayışınıza da darbe gelmez. Böylelikle insan kalabilirsiniz.
Sevgiler
Can